9 Temmuz 2012 Pazartesi

Savaşın Eşiğinden Döndük KESK’E Yapılan Operasyonlar, Sivas Anması bu Yıl Daha Çok Acılı Geçti ve Temmuz Ayı Belediye Meclis Kararları

Savaşın Eşiğinden Döndük

Düşürülen uçağın ne işi vardır komşumuzun hava sahasında ve sahilin de. BirGün gazetesinin Taşeronluk manşeti tamda bu noktada cuk diye oturdu. Manşet “Taşeronluk savaşın eşiğine getirdi”. Neden komşularımızla bu hale geldik? Komşularla sıfır sorun diye başlayan Dışişleri Bakanı Davutoğlu ülkeyi tüm komşularıyla boğaz boğaza nasıl getirdi?
          Büyük Ortadoğu Projesi’nin (BOP) eş başkanı ve mimarlarının istekleri doğrultusunda bölgemiz dizayn edilmeye çalışılıyor. Yeraltı kaynakları, (petrol–doğalgaz) silah, uçak ve yeni teknoloji denemeleri; yıkılan yakılan evler-binalar sonrasından ranta dönecek ihaleler G8-G20’lere düşecek paylar. Komşuda pişer bize de düşer diye düşünüldü herhalde. Fakat komşulara atılan kazık, bir gün gelir döner bizi de bulur diye düşünülmedi. Bu sistemin böyle gitmeyeceği apaçık ortada duruyorken, bunca yaşananlardan sonra hala diktatörlük faşist baskıların artması, daha çok acıların yaşanacağının anlamını vermektedir. Krizden çıkmanın yolu savaşa girmek değildir. Savaş daha çok insanları ve devleti krize sürükler. Evet, yaklaşık 10 yıllık iktidarı boyu AKP, sorunlarımızı kat be kat artırarak yoluna devam ediyor. Ne zaman savaşarak sorunlar bitmiştir. Her savaş, enin de, sonun da, barış sağlanarak son bulur. Geriye tek kalan savaşta kaybedilen insanlarımız, acı ve gözyaşıdır. Taşeronluğun taşıyıcıları nın vatansever olmaları da şaşırtıcıdır. Oysa bunların hepsi 1950’lerden bu yana piyasacı Neo-liberal düzenin taşeronluğunu yapanlardır. Neo-liberalizmin taşıyıcıları, kimi zaman milliyetçi, kimi zaman vatansever ve kimi zamanda dindarım diyerek, ülke insanını uyutarak iliklerimize kadar sömürü düzeni işletmişler.                                   
 

KESK’E Yapılan Operasyonları

Evet, yine bitmeyen operasyonlar. KESK’E yönelik yapılan tutuklamalar ve göz altıların nedenleri nelerdir? Gelişen muhalefetin odak noktasını oluşturan KESK birleşenleri kamusal alanların alabildiğince yok edilmesine direnen kararlığıyla tek direniş gösteren örgüt olmasıdır. 4+4+4 eğitim sistemine, 3+3 maşaların artışına ve sağlıkta dönüşümün ticarete dönüşüm olduğunu rakamlarla ispatlayarak iktidarın maskesini düşürmeleridir. Bu yüzden de bedelini ödemektedirler. Mutlaka her hak talebinin bir bedeli vardır. Diren’e diren’e kazanacağız!       

Sivas Anması bu Yıl Daha Çok Acılı Geçti   

Yorgun bir Cumhuriyet’in nedenleri ve sebepleri nedir? Tekçilik anlayışının dayatılmasıdır.

Bu kadar yorgun bir ülkenin insanları nasıl sorunlarını aşar bilemiyorum; ama sorunlar yaratan bu iktidarlardan kurtularak sorunlarımız aşılır. Bu yıl Sivas’ın anmasının en ağırı yaşandı; mevcut iktidar Sivas davasını zaman aşımına uğratılması,  yaralara tuz bastı. Ülkemizin kuruluşundan bu yana, iki temel sorunumuzu aşamıyoruz. Gerekçesi de sürekli dile getirdiğimiz tekçiliğin dayatılma anlayışıdır. Ulusalcı-milliyetçi-muhafazakâr anlayışın çözüm diye getirdiği, tek kimlik, tek millet ve tek devlet anlayışı. Oysa sorunun ,inançların kimliklerin özgürce yaşandığı bir ülke de aşılacağını bilmeliyiz. Egemenlerin sürekli bölüp parçalayıp yönetme argümanlarını ortadan kaldırdığımız da, yaşadığımız sorunların temelini, nedenlerini görmüş olacağız. Çok kimlikli, çok inançlı, bir yaşamı örerek, eşitliğin ve özgürlüğün yaşandığını görerek, emek-sermeye çelişkilerinden dolayı sorunlarımızın aşılacağını mutlaka bilmeliyiz. Bunun yolu da sınıf mücadelesinden geçer.         

Temmuz Ayı Belediye Meclis Toplantısını Sonuçları

verilen İki önerge konusu…  

Önerge sahipleri birim müdürleridir. Biri ruhsat işleri birimi, diğeri de gelirler müdürlüğü birimi. Benim bildiğim kadarıyla önergeyi muhalefet verir; ama bizim belediyemizde iktidar partisinin müdürleri veriyor; peki geliş şekli nasıl olmalıydı. Birim müdürleri işleyişte bir eksiklik gördüğü, düzeltilmesi gereken yerleri bağlı bulunduğu komisyona havale eder, komisyon görüşür oylar ve meclise getirir. Belediye meclis görüşür, gerekirse birim müdürlerinden ayrıntılı bilgi alır ve karara bağlar. Bunu neden allattım, ey Akhisar halkı sizleri yönetenler maalesef hiç derslerine çalışmadan memleket yönetiyorlar; birde 105 milyon bütçeyi yönetiyorlar.

Birinci konu: Ruhsat işlerin de aksayan sorunlar, gıdacılar çarşısının, ruhsatların kimlere verileceği, kimlere verilmeyeceği konusunda sıkıntıları ve bu konuda meclisten kararın çıkarılmasıyla ilgili istekleri dile getirildi. Ama ilginç olan, istekte bulunan sorumlunun ne istediğini bilememesidir. Dersine çalışmadan meclis toplantısına gelerek, alel acele kararın çıkarılması, sonradan doğacak sorunları da beraberinde getirecek. İşletme açmak için belediye’ye para ödeyerek satın aldıkları yerlerine, alınan kararla, bundan böyle bazı işlere ruhsat verilmeyecek. 

İkinci konu: Araç ürerlerine yapılan giydirme reklâmlar; önceden araçların vize yapımında araçların üzerinde ki reklâmların yapımı, bundan böyle çıkarılan yeni yasayla belediyelere devredilmesi konusudur. Bu konuda da TBMM’DE çıkarılan yasa çıkarıcılar, aşağıda nasıl uygulanacağının bilgisini vermeden, alel acele çıkarıdıkları için uygulanmasında sorunlar çıkmaktadır. Bir firmanın çıkan yasadan haberdar olmasından dolayı, araç reklâm giydirmesinin başvuru sonucu çıkan aksaklık, yine derslerine çalışmayan birim müdürü, komisyon ve meclis üyeleri işin içinden çıkamadı; öylemiydi böylemiydi konuşmaları sonucu, yine birinci konuda olduğu gibi gırgır şamata içersin de geçen meclis kararları. Mutlaka çok ciddiyet için de geçmesi gerekmiyor; ama bu kenti yönetenlerin bu kadarda acemice de alay ederek kararları alınması üzücü. Uygulamada ki sorunları halkımızın çektiğini bilmelisiniz sayın ilçemizin yöneticileri.

Not: Akhisar belediyesi çekin elinizi büfe ve seyyar satıcıların üzerinden. Birkaç yıldır seyyar satıcıların üzerine giden belediye zabıtası, son günlerde büfelerin de üzerine gider oldu. Genel ve yerel iktidarın temsilcileri milletvekili Uğur Aydemir belediye başkanı Salih Hızlı, ya iş verin halka ya da rahat bırakın .Üç beş kuruş kazanan esnaflarımızı; yaptıkları işler belki yasal olmayabilir ama iş veremediğiniz için yaptıkları meşrudur.                           















Hiç yorum yok:

Yorum Gönder