22 Aralık 2010 Çarşamba

Yerel İktidar Taşları Oynattı Rantı Kapan Kapana


  Yerel İktidar Taşları Oynattı Rantı Kapan Kapana

Yerel yöneticilerimiz Akhisar'ı marka kent yaparken, kamuya ait kazanımları paylaştırıyor. Yıllardır yılan hikâyesine dönen karocular ve mermerciler sitesi ile ilgili sorunda nihayet son buluyor. 31 Aralık 2010 günü taşınıyorlar. Nereye? Hazine yeri olan yeni mezarlık yoluna. Rant sahipleri çok emek verdiler ve sonunda kazandılar. AKP taşları yerinden oynattı. MHP'li CHP'li iki meclis üyesi bir AKP'li aktif üye bir de vatandaş ranttan faydalandı. 100 bin metre kare olan hazine arazisinin kullanım alanı 55 bin metre kare kaldı. Yüzde yetmiş beşine varan hazine arazisi 4 kişi tarafından paylaşıldı. 3- 5 bin TL ye mal olacağı söylenen yerlerin, çevre duvarlarıyla birlikte 7 bin TL ödeme bekleyen esnaflar şimdilerde 9–10 bin TL söylentileri gezmektedir. Yüzde yetmiş beşi dört kişiye ayrıldığında geriye kalanın yüzde yirmi beşi 35–40 esnaf tarafından paylaşılması isteniyor. Kurulan kooperatif yönetimi yer almak isteyen esnaflara buraların dışında yer veremeyiz diyorlar. Geçtiğimiz yıl meclis üyelerinin meclis toplantılarında verdiği mücadeleyi gerçekten de takdir etmiştim. Küçük esnafla ilgili sorunlar sadece ben mi dile getireceğim diye düşünürken birileri de çıkınca mutlu olmuştum. Bu durum arsa üzerinden ranta dönüşünce, mutluluğum yarıda kaldı ve yine yalnız kaldım.



İkinci ve üçüncü rantiye yeri: Çıkan karocuların yerine gelecek olan 50 kişilik futbol takımı ve oligarşinin haftalık ego tatmini için stadyum. Yeni stadyum ve eski stadyumun yer değişmesi için yaklaşık bir yıllık çabalar sonucu iki defa meclisten yetki alan belediye başkanı tam yetkili kişidir. İlk yetki alındığın da şimdiki stadyumun civarında yeri olan bir MHP'li meclis üyesi iktidar lehinde oy kullandı. Yasal değişiklilik nedeniyle ikinci yetki oylamasında ise sanırım iktidarın oyu yeterli diye bu defa da iktidara aleyhte oy kullandı. Aralık ayı meclis toplantısı sonrası yerel basında yer alan yeni stadyumun maket görüntüsü ise, halktan uzak vizyonsuz, sermayeye, rantiyesine yakın olarak tanımlıyorum. Halkın çektiği sıkıntıları göremeyen kamu kurumunun oligarşi yönetimi, sermayenin ihtiyaçlarına göre şehrimizi dizayn etmek istemektedir. Çok güzel diye gösterilen maket fotoğrafları etrafı yeşil görüntülerin hiç de doğru değil. Çünkü stadyum yapıldıktan sonra kısa sürede beton yığınına dönüşecek ve tarım arazileri katledilecektir.



Üçüncü sünün yeri çok daha değerli en büyük sorun da buranın paylaşılmasında. Kentin tek meydanı olan Atatürk anıtı civarı, demokrasimizin gelişmesi ve insanlarımızın nefes alacağı alan olmaktan çıkarılmaktadır. İki defa yetki alınan meclis toplantısını izledim sayın baş yetkili kişi hep ne olacağı konusunda çok amaçlı olacağını ama ne olacağı konusun da etrafın da dolaşıyor. Otel, spor kompleksi olacağını söylüyor. Mesela tüm kent esnafının canını okuyan alışveriş merkezi olacağını söyleyemiyor. Yerel iktidarın 7 yıllık icraatlarında hiç esnafa yönelik doğru bir çalışması yok. Mesela tatil ruhsat(meclis toplantısın da dile getirilen 120 TL olan ruhsat harcının yasal olmadığı bunun konuyu tartışan da bir esnaf odasının başkanı lütfen indirimi yapmıştır 80 TL ye indirilmiştir) işlemlerinde hak etmedikleri ücretleri almaktadırlar. Akhisar halkı çiftçisiyle, işçisiyle, emeklisi, memuru, kadını, gençliği, esnaf ve sanatkârıyla şu gelişmeleri kamusal yarar lehinde karşı çıkmalıdır. Evet, üçtaş yerinden oynuyor rantı kapan kapana. Sonuç olarak sistemin içinden beslenenlerin muhalifliği ezilenlere bir şey kazandırmaz. Sadece göstermelik kayıkçı dövüşünü izletirler bizlere. EŞİTLİKÇİ ve ÖZGÜRLÜKÇÜ sistemi ancak ve ancak sosyalistler ve devrimciler örebilir. Toptancı bir anlayışla suçlamak istemiyorum. Ama bu ilçede halka hizmet için ortaya çıkan başkan ve meclis üyelerimiz neye hizmet ettiklerini bilmelidirler.       


Cevaplanması gereken sorular.


Bilirkişi raporu beklerken 3–5–17–25 metre karesi olacağı söylenen rakamlar nedir? Kooperatif yönetimi bu konuda sürekli arkasının karanlık olduğu söylemlerinin sonu ne zaman gelecek? Esnaflar ne olacağını bilmeden bir bilmece içindeler. 

Karocular, mermerciler ve oduncular yerlerinden ne zaman çıkarılacak. Ve yetki kimde? Akhisar belediyesi mi? Yoksa kaymakamlık mı? Eğer siyaseten zarar görürüm diye sorumluluk almayan yerel yönetim neden bu güne kadar kiraları alıyordu? 

Hangi siteye gidecek? Önceden yapılan siteye mi? Yoksa geçen yıl hazine arazisi üzerinden alınan yere mi? Eski siteye gitmek isteyen esnaflar var. Ama oraya gitmek için Akhisar belediyesinin taahhüt ettiği işleri yapması gerekiyor. Henüz bunların yapılmadığı söylenmektedir.

Geçen yıl alınan hazine arazisinin yeri henüz hazır değil. Ne zaman hazırlanacak ve kim hazırlayacak? Kooperatif mi? Yoksa birbirine topu atan kurum sorumluları mı? Alınan tahüttün günü dolduğunda neler olacak bekleyip göreceğiz?


Aşağıdaki fotoğraflar 1 den 6 ya kadar yeni mezarlık ve mezbahanın yanındaki hazine arazisinden alınan yer.7 den 14'e kadar olan fotoğraflar ise Gölmarmara yolundaki eski mermerciler sitesi.15 den 50'e kadar olan fotoğraf en büyük rantın döndüğü yer olan Atatürk anıtının civarı şimdiki stadyum. 51 den 69'a kadar olan fotoğraf ise ne zaman çıkarılacağı belli olmayan yeni stadyumun yeri.

Mutlaka buralar yapıldığında çok güzel olacaktır. Güzel olacak yerlerin hak sahibi kimlerdir. Kimler hak sahibi olacaktır. Kamu kurumunun hakkı olan yerler kamunun olmalıdır. RANTİYECİLER'in değil...











8 Aralık 2010 Çarşamba

Şehrimiz Oligarşi Yönetimine Dönüşüyor


Şehrimiz Oligarşi Yönetimine Dönüşüyor


1999 yılında sol, sosyalist ve demokrat çevrelerinin hazırladığı yerel yönetim programı iki başlık altında SOSYAL ve MEKÂN boyutunda ele alındı. Bilginin toplamsallaşması için Akhisar'ın tüm siyasi ve demokratik yapılarına dağıtılarak paylaşıldı.1999 seçimlerine az bir zaman kala dağıtılan program ve gelişen ulusalcı milliyetçi gelişmeler sayesinde seçim kazanıldı. 2004 seçimlerinde de bazı kişiler tarafından sahip çıkılması biraz da olsa beğeni kazanmıştı. Gerek ön seçime benzer eğilim yoklamasıyla belirlenen adayları, gerekse farklı çevrelerden etkilenerek insan ilişkilerinden kurulan diyalog beğenilmişti. 2004 seçiminde ise kimileri tarafından hazırlanan programdan beslenerek seçim kazanılmıştır. Ülkenin siyasi konjöktöründen dolayı gelişin rüzgârı da arkasına alan mevcut yerel yöneticiler iş başına geldi. 2001 krizi sonrası birike gelen sorunlarla karşı karşıya kalan yerel yöneticilerin ilk icraatları, şaşırtan çıkışlarla doğrudan demokratik yöntemleri benimsediler. Şehrimizin tüm mahallelerinde halkla yapılan toplantılar serisi ilk yıl doğruydu ikinci yıl unutulan, sonra da kent konseyine dönüştürülmeye çalışılan çalışma sonradan bürokratlar tarafından engellendi ve bitirildi. Sonrasında yönetme anlayışına uymayan doğrudan demokratik anlayış temsili demokratik yönteme ve daha sonrasında da muhafazakârlaşarak gerici bir anlayışa döndü.             

            Akhisar'ımızın demokrat yapısı; ne kadar temsili demokratik yapıya ve muhafazakârlığa izin verirse versin, yöneticilerin etkilediği kültürel yapıya ayak uydurmayı zorlaştırır. Yani Akhisar'daki sağ muhafazakâr yapı Akhisar'ın çok kültürlü yapısından etkilenir ve baskı altında kalır. Değiştirmeye çalışırsa kendisi yok olur. Bunun tersini Erzurum şehri için de düşüne biliriz. Onun için AKP'nin yerel yöneticileri takiye yaparak geldiği noktadan geriye dönmek istemektedir. Ümmetçi yapısı çalma akılla önce doğrudan demokrasi yutturmasıyla sonradan da temsili demokrasi şimdi oligarşiye (Oligarşi, sadece belirli bir zümrenin bir ülkeyi veya yereli yönetmesiyle ortaya çıkan yönetim biçimidir.) dönüşmüştür. Oligarşi yönetimi görülenlerle mi yönetiliyor? Yoksa arkada farklı yönetenler mi var? Görülen oligarşinin masum yüzü çalma akılla çıkmaz sokağa girersiniz. Beslenmek İhtiyacı hissederseniz üreten akıllara döndüğünde asla affedilmezsiniz ve defedilirsiniz. Üretilenler ezilen halklar için üretildi. Kişisel çıkar için ve küçük bir zümrenin çıkarı için değil. Üretenlerin doğrudan demokrasi anlayışı oluştukça halkımız kendi kendini yönetir duruma gelir ve kimseye ihtiyaç duymaz. Halkımızın demokrasi anlayışı olmadığından temsili demokrasinize izin verir ama oligarşiye asla izin vermez. Solcular, sosyalistler ve devrimciler karşılıksız üretkendirler. Yürekleri gönülleri çok zengindir.
Sizlerin maddi zenginlikleri yetmez onlara. Yaşasın ezilenlerin ve emeğin örgütlü mücadelesi.