Belediyeye Talip Olanların Seçimdeki
Çevre Duyarlılığı
5 Haziran Dünya Çevre Günü
Çocukluğumuzdan
bu yana evde anne-baba, ağabey-abla “Sus sen konuşma” dedi. Sokakta polis,
jandarma, zabıta “Sus sen konuşma” dedi. Okulda öğretmen, müdür yardımcısı,
müdür, üst sınıfta olan ağabey ve ablalar “Sus sen konuşma” dedi. İş yerlerinde
usta, kalfa “Sus sen konuşma” dedi. Çünkü neden “Sen küçüksün, bilemezsin”
dediler. Ülkemizin 88-98 ve şimdi 2008 kuşağı devlet politikası olan 12 Eylül
sonrası yaratılan kuşaklarımızdır.
Yukarıda
belirttiğimiz ifade edememe baskısına karşı devlet baskısıyla karşımıza çıkan
olumsuzluklar sonucundayız. Olumlu ne sosyal, ne toplumsal ne de ekonomik
yaşantımız var. Değerlerimizin yok olduğu kültürümüzün dejenere olduğu toplumsal
cinnet geçirme durumundayız.
12
Eylül ile birlikte emperyalist ülkelerin sömürü düzeninin ekonomik ayakları
olan İMF, serbest piyasa, neo-liberal politikaların yarattığı toplum modelidir.
24 Ocak kararları ile hayatımıza giren piyasaca ekonomik politikalar 5 Nisan
kararları ile ABD, AB tekelleşmiş dev şirketlerin gümrük anlaşması ile
saldırısına uğradık. Anadolu kültürüne uymayan kapitalizmin aç gözlü
şirketlerinin alışık olmadığımız kültürel bombardımanı tutulduk. Ve bu yüzden
değerlerimiz yok oldu. Bu yetmemiş gibi 2001 krizi ile birlikte yarım kalan
vahşileşmiş saldırılar dozunu arttırarak, 24 Ocak -5 Nisan sonrası yeşil
sermaye yeşil kuşak teorik örgütlenmesiyle şimdiki siyasi iktidarını oluşturdu.
Ve şimdide BOP(Büyük Ortadoğu Projesi) hayata geçirilmeye çalışılıyor. Ama tüm
dünyada mortgage krizi ile başlayan küresel kriz kapitalizmin sonunu getirdi.
Yarattıkları
sanal ekonomik büyüklüğün şimdi altında ezilmekteler.”Böyle bir süreçte ne
oluyor bizlere?” diye düşünmeye başladım. Süreci takip ederek örgütlü toplum
olmadığımız müddetçe yalana, talana dur demediğimiz sürece köleci topluma razı
olacağız. Bu yüzden 0-6 yaş grubunun çok önemli olduğunu düşünerek 5 Haziran
2001 yılında Dünya Çevre Gününü örgütledik.6 yaş grubundan başlamak üzere çevremizdeki
sosyal, toplumsal ve kültürel yaşamamızdaki kirliliğe dur diyerek susmamayı
susturmamayı kendime ilke edindim. Çocuklarımızla birlikte topluma ilişkin
güzel bir dünya yaratma özgüvenimizin olduğunu ispat etmek için çevre eylemi
örgütledik. Kendini ifade eden yanlışlara dur diyen susmayan bir toplum
yaratabiliriz.
İşe 5
Haziran Dünya Çevre Gününü kutlama geleneğini Akhisar'ımızda 2001 ile 2005
arası yaygınlaştırarak başlattık. Akhisar belediyesinin çalışanları
tarafından çevrenin kirliliği kendilerinin sorumluluğu olduğu halde bu eylemi
etkisizleştirmişlerdir. Üstüne üstlük Akhisar'ımızın çevre konusundaki
en çok suçlusu olan bir şirkete çevre ödülü vermişlerdir.
Kayalıoğlu civarında Organize Sanayi Bölgesi ve tekelci sermaye şirketi 20-30
yıllık süre içerisinde doğal yaşamımızı katledip, tarım arazilerini beton
yığını çevirmişlerdir. Akhisar Belediyesi ve Ticaret Odası
başkanlığının sorumlulukları olduğu %33'er hisselerini sahip çıkmalarını
istiyoruz. Organize Sanayi Bölgesine arıtma tesisi yapmaları gereklidir. Hem
ekonomik hem de ekolojik hayatımıza çok katkısı olacaktır. Sorumluları
sorunları çözmeye davet ediyorum. Geçtiğimiz yerel seçimlerde Akhisar'ı
yönetmeye aday olan belediye başkan adayları ve belediye meclis üyesi olan
adayları çevre konusundaki duyarsız olduklarını seçime bir gün kala Tahir Ün
caddesindeki görüntüleri açık bir şekilde anlatıyor.
Seçim de harcanan o kadar
paralar çevreyi kirletmek için miydi?
Sokaklarımızı kirletmek için ne
kadar para harcadınız?
Bu kadar parayı harcayarak
karşılığında neleri kazanmayı düşündünüz?
Hangi emekle kazandığınız bu kadar parayı sokaklarımıza savurarak kirlettiniz?
Hangi emekle kazandığınız bu kadar parayı sokaklarımıza savurarak kirlettiniz?
Çevresine saygısı olmayanların,
bizleri iyi yönetmesine nasıl inanırız?
Bu kadar parayı kendi
ceplerinizden mi harcadınız?
Son söz: Yaklaşık 6 yıldır yönetimde olan yerel iktidar. Akhisar
belediyesi sorumluluğun da olan çevre temizliği yoktur. Sokaklarımızın durumu
günlük hayatımızda göz estetiğimizi bozuyor ve bizleri strese sokuyor. Hangi
şirket yer altı kaynaklarımızı hızlı üretim yapmak için tüm Akhisar halkının
geleceğini hiçe sayarak içme sularını gasp ediyor. Geçtiğimiz yıl yoğun yağmur
sularından dolayı bu yıl sorun yaşamıyoruz.Fakat bir daha ki yıl sorun
olmayacağı anlamına gelmiyor. Dikkatinize sevgili SORUMLULAR.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder