12 Eylül Sürüyor AKP
Saldırıyor.
31
yıllık süreç bitmedi hâla devam ediyor. İlk darbe 27 Mayıs'tı ikinci darbe ise
12 Mart'tı halk muhalefeti önderlerini yok ettiler. Sonrasında gelişen devrimci
hareket tüm ülke ve dünyada halkların iktidarını oluşturuyordu. Emperyalist
ülkelere korku, para babalarına panik yaşatıyordu. Durdurulması için bin bir
oyunlar oluşturuluyor, gözü dönmüş sivil ve resmi faşistler tarafından her
türlü hukuksuzluklar yaşatılıyordu. Oysa ikinci dünya savaşında yaşananlar ders
olmuş BİRLEŞMİŞ MİLLETLERİN İNSAN HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİNE imza atılmıştı.
Hazırlanan insan hakları evrensel bildirgesine alternatif örgütler de
kuruluyordu. IMF DB DTÖ silahlı örgütleri ise NATO GLADYO KONTRGERİLLA dünyaya
insan halkları reçetesi sunulurken piyasacı liberalizminde ayaklarını
oluşturuluyordu. Dünyadaki gelişmelere ayak uyduran ülkelerde işbirlikçilerde
boş durmuyor ülke insanının kaynaklarını ve siyasetini Coni amcalarının
emrinden çıkmadan satılıyordu. Dünyada NATO güdümlü ülkelerin orduları ülkeyi
koruyormuş gibi yapıp aslında NATO'dan gelen emirleri yerine getiriyordur.
Ülkemizdeki darbelerin de altında ABD-NATO kararları vardır. Gerek 27 Mayıs
darbesi gerekse 12 Mart muhtırası gerekse 12 Eylül darbesi dünyanın birçok
ülkesinde ordu eliyle halk hareketleri bastırılmış 12 Eylül bilânçosu 1 milyon
683 bin kişi fişlendi. 650 bin kişi gözaltına alındı. 210 bin kişiye dava
açıldı 230 bin kişi yargılandı.7 bin kişiye idam cezası açıldı.517 kişiye idam
cezası verildi.50 kişi asıldı. Hemen sonrasında ise birileri çok memnun olmuş.
Akılda kalan önemli sözler söylemişlerdir. Dönemin ABD başkanı bizim çocuklar
işi başardı demiştir. Ülke kapitallerinin örgütü olan TÜSİAD başkanı ise bu
güne kadar işçiler emekçiler güldü bu günden sonra biz güleceğiz demiştir.
Şimdilerde ABD de özel çiftliklerde ağırlanan cemaat lideri de darbeden 3 ay
önce çağrıda bulunarak nerede bu asker demiş ve yapılan darbeden 1 ay
sonrasında da Mehmetçiğe selam duruyoruz demiştir. Bu kadar kişinin ahını alan
Kenan EVREN'İ cennetlik olduğunu ilan etmiştir. MHP'Lİ üst
düzey yöneticisinin Agah Oktay Güner de bizler ceza evindeyiz
düşüncelerimiz iktidarda demiştir. Evet, geçen 31 yıllık süreçte bu ülke
halkları kaybetmiş önemli dörtayak kazanmıştır. Biri ABD diğeri SERMAYE bir
diğeri de CEMAAT-FAŞİZİMDİR. En çok kazanını ise ABD dir çünkü bizim
ülkemiz kalkan olarak kullanılmış hâla kullanmaktalar. Sovyetlerin çöküşünde ve
Ortadoğu'da at oynatırken bizim ülkemizi de piyon olarak kullanılıyor.
Bu 31
yılık süreci ülkemiz ve ilçemiz korku, baskı, işkenceyle geçirmiştir. Bunlar
aşımıza göz dikenlerin sistemi ve düzeni ters düzetmek için örgütlü halk
mücadelesine hareketine ihtiyaç vardır. Yaşama hak talebinin meşruluğu vardır.
Hiçbir yasa meşru hak talebini yasa dışı ilan edemez. Ederse onun adı demokrasi
olmaz. Otoriter baskı paranın egemen olduğu AKP demokrasisi olur. Bir yıl önce
darbelerden ve darbecilerden hesap sormak adına yapılan referandum 365 günde
yaşatılanlarla maskeleri düşmüştür. Yapılan hukuk sistemindeki kendine
güdümlülük her alanda yaşanmaktadır. Askerle girdiği kapışmanın sonunda
kazanarak sivil ve asker işbirliğiyle daha otoriter baskı gücü güven
kazanmıştır. Yargıda özel yetkili savcılarla kendine muhalif olan her tüllü
hareketi sindirme ve yok etme girişimleri devam etmiştir. HES'leri protesto
eden Hopa halkının yaşadıkları ortada 12 Haziran seçimlerinden önce başlayan
baskı hâla bitmeden devam ediyor. Tamamen yasal örgütlerin demokratik hak
talebi adı altında yapılan eylem başbakan tarafından yasa dışı ilan edilmiştir.
Bununla başlayan süreç bir yoldaşımız Metin LOKUMCU yaşamanı yitirmesine 30
küsur kişinin ceza evine girmesine neden olmuştur. Bir önceki yılda (2009)
Konya da ki toplantısında üç gencin ücretsiz eğitim istiyoruz pankartı
açmasından dolayı tutuklu yargılanmaktalar. Son günlerde gündemden düşmeyen
GERZE olayları da yaşananlara tuz biber ekmiştir. Termik santralına karşı çıkan
Gerze halkına polis saldırarak biber gazı ve tazyikli su sıkarak ustalık dönemi
demokrasisi tescillemiştir. Bu mu demokrasi ve yargıdaki anlayışınız? Bu mu
halka faydası olmayan sermeye ve iktidarı kayıran anayasa değişiklikleri? Referandum sonrası zokayı yutan yetmez ama
evet çilere kimi kuyruğuna takılan liberallere sormak lazım ne oldu demokratik
devrim? Darbecilerin yargılanması ne oldu? Kenan Evrenin yaptığı darbenin
hesabı sorulmuyor çünkü darbe ürünleri asla darbecilerden hesap soramaz. Hesabı
ancak ve ancak muhatabı olan acılarını çekmiş bedellerini ödemiş devrimciler
sorar!
Yazının sözü: Kırdım diyorsun zincirlerini; evet,
köpek de çeker koparır zincirlerini, kaçar o da uzaklara ama halkalarını
boynunda taşıyarak. PERSIUS
Yazının sloganı: “12 Eylül
Sürüyor AKP Saldırıyor”
Yazının sloganı: 12 EYLÜL'DEN HESABI DEVRİMCİLER
SORACAK!
Tavsiye. Bu hafta korkunç şeyler gördüm.
Yerlerde sürüklenen köylü kadınlar gördüm;
ellerinde ağaç dalları, sopalarla. Hacı dedeler gördüm, namazdan kalkıp eyleme
gelmişler sanki ellerinde sımsıkı sarıldıkları bastonları vardı. “Vurun beni”
diye bağıran bir erkek gördüm, tüylerim diken diken oldu. Yarı çıplak, ben
diyeyim 20, siz deyin 50 jandarmanın önünde duruyordu. Gırtlağını yırtarcasına
bağırıyor, “vurun beni” diyordu. Vurun!
Yazının devamı için linke tıklayın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder